Popüler Yayınlar

8 Haziran 2012 Cuma

Ammar bin Mansur camide va’z ediyordu. Bir adam konuşma sırasında ayağa kalkarak:

- Ya Ammar, ihtiyacım var. Bana dört dirhem verir misin? der.

Ammar Hazretleri, cemaata karşı:

- Kim şu zata istediği dört dirhemi verirse, onun için dört dua ederim, deyince yahudi bir zatın kölesi olan birisi, kalkıp o kadar parayı verir. Kendisi için de o dört duanın şöyle yapılmasını ister:

- Ben bir köleyim, azad olup hürriyetime kavuşayım. Fakirim, zengin olayım. Günahkarım, affedileyim. Hizmetinde bulunduğum yahudi hidayete erip müslüman olsun. Bunlar için duanızı istiyorum.

Ammar Hazretleri elini açıp bu dört şeyin yerine gelmesi için dua etti.

Köle eve dönünce yahudi niçin geç kaldığını sordu. O da va’z dinlediğini ve va’z eden hocanın kendisi için dört dua ettiğini söyledi.

Yahudi, o duaların ne olduğunu sordu, kölede anlattı. Bunun üzerine o yahudi dedi ki:

- Seni azad edip hürriyetine kavuşturuyorum. Serbestsin. Elinde paran pulun yok, dört bin dinar veriyorum. Sıkıntı çekmezsin. Ben de müslüman oluyorum. Eşhedü enla ilahe illailah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve rasülüh. Senin affedilmene gelince, o benim elimde değil.

O gece, müslüman olan Yahudiye rüyasında şöyle denilir:

- Sen elinden geleni yaptın. Senin elinden gelmeyeni de biz yapıyoruz. Bilin ki, sen de, senin kölen de, ona dua eden Ammar da, Ammar ‘ın va’zında bulunup da onun duasına amin diyen cemaat da, hepiniz affedildiniz.
İşte Allah dostlarının ağızlarından çıkan dualar böyle yerini bulur ve bereketli olur.

Muhammed bin Hişâm diyor ki: "Ma'rûf-ı Kerhî bana; "Sana on cümle öğreteceğim; beşi dünyâ, beşi âhiret içindir. Bunlar ile kim duâ ederse, Allahü teâlâ onun duâsını kabûl buyurur" dedi. 

Ben; "Yazayım mı?" diye sordum. 

"Hayır. Behr bin Hânis nasıl tekrar tekrar okuyup bana öğrettiyse, sana da tekrar tekrar okuyup öğretirim" dedi." 

Bu on cümle şunlardır: 

Dinim için Allah bana kâfidir. 
Dünyam için Allahü teâlâ bana kâfidir. 
Ehemmiyetli işlerim için Allahü teâlâ kerîmdir ve bana kâfidir. 
Bana haksızlık etmek isteyenlere hilm ve kuvvet sâhibi olan Allahü teâlâ kâfidir. 
Bana kötülük etmek isteyenlere, Şedîd olan Allahü teâlâ bana kâfidir. 
Ölüm ânında rahîm olan Allahü teâlâ bana kâfidir. 
Kabir suâlinde raûf olan Allahü teâlâ bana kâfidir. 
Hesâb ânında kerîm olan Allahü teâlâ bana kâfidir. 
Mîzân ânında latîf olan Allahü teâlâ bana kâfidir. 
Sırat'ta, kadîm olan Allahü teâlâ bana kâfidir. 
Kendisinden başka hiçbir ilâh olmayan Allahü teâlâ bana kâfidir. 
O Arş'ın Rabbidir ve ben O'na tevekkül ederim."